Perşembe, Aralık 29, 2005

Kitabıma kavuştum

Sonunda günlerdir beklediğim kitabıma kavuştum. Aslında tesadüf eseri ulaştım bu kitaba. Google'da arama yaparken. Sonra orjinalini bulabilirmiyim diye aradım. Sonunda Gülçin yeni yıl hediyesi olarak bu kitabı aldı bana. İçeriği hakkında henüz bir fikrim yok fakat yorumlarımı da yazacağım. Umarım güzel bir kitaptır.

Kitabı Kitapyurdu'ndan aldık. En ucuzu orada şu an... :)

Pardus izlenimleri

Bugünler sanırım pardus anıları ile geçecek :) Zaten nereye el atsam pardus yazısı var.. :))
Neyse dün kurulumu tamamladıktan sonra biraz da kurcalama imkanı buldum. Madde madde yazayım aslında:
* Kurulum: Çoook kolay. Uzun zamandır da grafik ekranda kurulum yapmadığım için olsa gerek özlemişim. Ben kolay kurulum için şimdiye kadar Fedora'yı tavsiye ederdim ve gerçekten kolay bulurdum. Fakat pardus bana sanki windows kurmaktan bile kolaymış gibi geldi. (Zaten kolay windowstan da, ayrı konu bu neyse...) Kısa sürüyor ayrıca. (sonuçta süre kurulan paket sayısıyla doğru orantılı ama yine de kısa geldi bana:) Fakat kurulum sırasında sormuyor bize istermisin istemezmisin diye. Arkadaş kuruyor istersen sonra kaldır diyor. Bir de kurulum sırasındaki grafikler çok sevimli. Pisi ve çomar özellikle. :)
* Login Ekranı: Kullanıcıların tamamı yanda listelenmiş falan çok sevimli olmuş. Yani insanların hoşuna gidecek bir arayüzü var bence.
* Masaüstü: KDE geliyor sonuçta. KDE her zaman janjanlı bir masaüstüdür. Özellikle benim tercihim GNOME yanında fazlaca. Fakat özellikle de ben minimum görselle kullandığım için GNOME'u görenler "aaa linuxun ne kadar ilkel bir arayüzü var" diyordu. Şimdi kafalarına pardus atıcam :) Özellikle menülerin açılışı, durum çubuğundaki simgelerin üzerine gelindiğinde isminin yana doğru açılarak çıkması ilk görüşte insanları cezbediyor. (kesinlikle ve kesinlikle windowstan daha karizmatik olmuş. Ben XP'yi gördüğümde görselini çok beğenmiştim. Bu çok daha güzelmiş.) Fakat her güzelliğin bir bedeli var tabi. Benim ilkel GNOME'um kadar hızlı çalışmıyor. Olsun yine de ilk izlenim önemlidir. Pardus için çok iyi tercih bence KDE.
Uygulamalar ve Pisi: Daha önce listelerden takip ettiğim kadarıyla hep şu söz vardı: "Pisi çok kolay bir paket yöneticisi olacak" hatta Teknoloji TV'de pardusla ilgili bir söyleşi vardı, proje yöneticisi Tübitak'tan bir hoca ile. Şöyle bir soru sordu:
- Neden her şeyi yeniden yazıyorsunuz. Mesela paket yöneticisi için neden rpm veya apt değil pisi.
- Yeterince kolay ve kullanışlı değil diye.
İddalı bir söylem demiştim ben de kendi kendime. rpm veya apt'a şey atmak bu kadar kolay olmamalı demiştim hatta. Fakat pisiyi görünce şunu anladım ki; Windows'ta program kurmak bu kadar kolay değil. Tabi pisi paketleri arttıkça ve özellikle depolar çoğaldıkça daha da kolaylaşacak. Depoyu update ettikten sonra çıkan listeden seçip kur dediğiniz de otomatik olarak kurulum yapıyor. Ben denemek için wine'ı kurdum. Mükemmel oldu. Daha sonra hemen bir exe dosya indirdik masaüstüne ve sadece çift tıkladık. Sanki windowsta çalışıyorum, program çalışmaya başladı. Sadece biraz (yaklaşık 5-6 saniye) fazladan bekledik. Ayrıca en çok şaşırtan olaylardan biri de wmv uzantılı bir dosyayı açtığımızda "şu program ile açın diye uyarıp programı kurup sonra da çalıştırması oldu. wmv(windows media video olması lazım açılımı) için bile böyle bir çözüm sunması çok iyi...
Bir de unutmadan. Ulusal Dağıtım'ın avantajı. Firefox geliyor web tarayıcı için. Sık kullanılanlarında; Ulusal gazeteler, TV'ler, Bankalar falan var. Ayrıca TC kimlik numarası, vergi numarası vb. öğrenmek için linkler var. Eee Türkiye'ye özel sonuçta.
* Sorun: Sorun olmadan olur mu hiç. Hemen gözümüze çarpan sorun şu oldu. Eğer şifrenizde Türkçe karakter varsa konsolda (ctrl+alt+F1-F6) şifrenizi giremiyorsunuz :( Bugün bildirmeyi düşünüyorum uludağ ekibine.
Sonuç olarak Pardus benden 10 üstünden 10 aldı. Hadef son kullanıcı olunca gerçekten mükemmel. Bence kur internet kafeye kimse yadırgamaz. Wine ile zaten oyunlar da çalışıyor. Linux'u tanıtmak için, tavsiye etmek için ideal.
Teşekkürler Uludağ ekibi ve Tübitak.
[Edit] Ek: Ayrıca hoşuma giden bir özellik sonradan aklıma geldi. Uzak yerler diye bişey var. Üzerine tıkladığında doğrudan ağdaki paylaşım olan bilgisayarlar listeleniyor. Tabi ki samba ile windows paylaşımlar da görünüyor ve son derece sağlıklı çalışıyor. Ağ Komşularım olayının aynısı. Aynı ağda çalışan windows ve pardus uyumlu bir şekilde çalışacak. Tabi pardus için sorun yok. Windows'un sorunu da kendisinin.. :)

Çarşamba, Aralık 28, 2005

Pardus Macerası - Foto Roman

Sabahın ilk işi dün tüm gün inen pardusu CD'ye yazmaktı. (Sevgili Koray Hoca'ma teşekkürler. Uludag ve COMU ftp'leri o kadar doluydu ki, ftp'sinden benimle paylaştı...) Ardından Mustafa'nın da gelişi Pardus Macerasını başlattı. Önce Laboratuvardan bir makinayı bu işe feda etmeye karar verdik. İşte o makina:
Eee. dedim ya Mustafa ile kuracaktık İşte genç kızların rüyası, Mustafa minik pardusunun başını okşarken:


Ben de oradayım. Gören ciddi bir sansın diye ciddi poz verdim... :)

Ardından son derece kolay bir kurulum gerçekleştirdi pardus. Kurulum süresi bizde yaklaşık 15-20 dakika sürdü. Saat tutmayı akıl edemedik. Tabi kurulum sırasında güzel grafikler var:
İşte 2 karizma bir arada Panthera Pardus Tuliana(anadolu parsı) ve Panthera Mustafa Uzem (uzem parsı) :)

Gel pisi pisi :) (pisi: pardus paket yönetim sistemi)
Uzun bir emek ürünü. Yapanların ellerine sağlık. Ne diyelim bizim katkımız olmadı şimdiye kadar inşallah bundan sonra...
Veeee kurulum tamamlandı. Bir kaç küçük ayar sonunda, herşey hazırdı. Bu arada Arda da yetişti. Mustafa ile bir süre ne olduğuna anlam veremediler. Yakından incelemek lazımdı...

Yaw bütün bu işler bana kalıyor. Napalım anlattım çocuklara "Bakın bu Pardus. Ulusal Dağıtım!":
Eeee artık herkes öğrenince sevinç nidaları attık.. :)
Artık kullanmak ve test etmek zamanıdır. Onun fotoromanı daha sonra...:)

Salı, Aralık 27, 2005

Pardus 1.0

Yazmazsam çatlarım. Bugün herkes Pardus'un doğuşunu kutluyor. Dün gece yarısı saatlerinde Pardus (kurulan sürüm) 1.0 resmi olarak duyurulmuş. İndiriyorum ben de tabi ki. Gerçi yoğunluktan olsa gerek çok yavaş. Sabahtan beri %8'de. Şimdiye kadar Pardus'a uzak kaldım biraz ama şu 1.0 sürümü denemeden de olmaz.
Yoğun bir emek olduğunu tahmin ediyorum ama, ekibin bugün hissettiklerinin de tahmin edemeyeceğim kadar güzel olduğunu düşünüyorum.
Sevimli, minik parsımız, Pardus'umuz hayırlı olsun. :)
Logonun yerine bu küçük yavru benim de çok hoşuma gitti. Logo artık sık sık karşımıza çıkacak zaten ;)

Pazartesi, Aralık 26, 2005

Yeni Oyuncak

Bu UZEM benim için hala bir çok keşfedilmesi gereken yepyeni bir dünya. Uzun zamandır kullandığımız fakat inceleme fırsatı bulamadığım Dreambox uydu alıcısına el attım bugün. Yaw ne süper bir alet öyle. Bir kere güzelliğinin başında gömülü Linux işletim sistemi olması var. Alete telnet ile bağlanıp, program kurabilir, çalıştırabilir, hatta reboot komutunu kullanabiliyorsun. Hasta oldum resmen. Yaw 2.6.9 çekirdek var yaa... :)) Ayrıca yayın sırasında kayıt şansı da var. İşte burada yine Linux'a "büyüksün" diyesim geldi. Çünkü, kaydettiği dosyaları .ts uzantısı ile kaydediyor. Mustafa'nın Windows makinasına indirdiğimizde tamamen anlamsız dosya türü olarak görürken, sevgili Debian'ımdaki mplayer dosyayı hemen çalıştırdı. Tabi sonuçta olay sadece codec meselesi ama yine de mplayer'ın mediaplayer karşısındaki rahatlığı bir kez daha onaylandı.
Aaaahhh ah biraz da insanlar anlayabilse aslında Linux'un daha olay ve stabil olduğunu. Biz Linux'culara genelde "uğaraşmayı, araştırmayı seven kişiler" gözüyle bakılıyor ya, külliyen yalan. Bi kere Linux'cular tembel adamlar. İşletim sistemine, uygulamalara, codeclere otlara köklere zaman harcamayı sevmiyoruz. Ayrıca çöken makinalar, kapatıp açmalar, virüsler, trojenler bilmemneler, yok yok ben tembelim abi çekemem bunları.. :)

Cuma, Aralık 23, 2005

Yeni Template

Dün Linux dünyamın görüntüsünü değiştirdim. Ayrıntıları günceme yazdım.

Dünyama yakıştı bence.. :)

Çarşamba, Aralık 14, 2005

Pardus ve Penguence

Ulusal İşletim Sistemi fikri duyduğumdan beri saygı duyduğum bir proje. Her şeyden önemlisi ulusal olması bile sempati uyandırıyor. Çok da yaratıcı bir proje ismi var; Uludağ. Dağıtım ismi ise Pardus olarak düşünülmüş, ki Pardus, nesli tükenmiş veya tükenmek üzere olan (burası biraz meçhul) "Anadolu Parsının" latince ismi. Şimdilik pardusun sadece cd'den çalışan versiyonu var, fakat 2006 yılının başlarında kurulan Pardus'u bekliyoruz.
Peki 2006 yılında pardusun çıkması beni Debian'dan ayıracak mı? Hayır. Üzgünüm ki hayır. Ancak eminim hızlıca bir pardus cd'si edinip deneme amaçlı kuracağım. Fakat dediğim gibi sadece deneme amaçlı. En azından şimdilik böyle düşünüyorum.
Penguence dergisinin 3. sayısında gördüğüm Pardus resmi çok hoşuma gitti ve uludağ sitesinden indirip dergideki gibi düzenledim ve masaüstüme attım.
Ayrıca Penguence 3. sayısını geçen haftalarda çıkardı. Başarılı bir çalışma. İlk sayısından beri katkıda bulunsam diye düşünüp sonra da unuttuğum penguence için 4. sayıya bir kaç satır karalasam ne kadar güzel olacak.

Gezegene iniş

Geçenlerde Linux Gezegeni'ne iniş izni istemiştim. Havaalanı atrafında 1-2 tur attıktan sonra yumuşak bir iniş yaptım. :)
Gezegendeki herkese selam ve sevgiyle...

Pazartesi, Aralık 12, 2005

Inet-Tr'nin ardından...

Sadece cuma günü Inet-Tr'ye katılabildim ve 2 tane de seminer dinleyebildim. Yine de çok güzel seminerlerdi, deydi. :) Cumartesi pazar malesef gidemedim. Bu arada LKD'ye üye oldum sayılır. Sadece 1 resimle banka dekondunu yollamam gerekiyormuş. En kısa zamanda onu da halledip resmi bir LKD üyesi olacağım.

Etkinlikte bir şapka edindim. Blogumun da isim sahibi sevgili kızıma (Aylin(ux) ) çok yakıştı. İşte resmi de burda.. :) Küçük penguenim benim...

Cuma, Aralık 09, 2005

Inet-Tr 2005

Bugün saat 13:00'de Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü'nde Inet-Tr'deyim. Sabahki açılış toplantılarına gidemiyorum ama Linux seminerlerinin tamamında oradayım.
Yaşasın, yıllar süren hasret bitti. Belki önümüzdeki yıllarda daha aktif görevler alırım. Neden olmasın... :)

Salı, Aralık 06, 2005

Linux dünyasından güzel haberler...

Son günlerde gezegen'de çok güzel haberler okuyorum. Bunlardan birincisi Open Office için çok güzel tam 371 sayfalık bir Türkçe döküman hazırlanmış. Özellikle SDÜ'de basılan Temel Bilgi Teknolojileri Ders Notlarının nasıl hazırlandığını bildiğim için bu tür çalışmaların zorluğunu iyi biliyorum. Ersan Yıldırım'a çok teşekkür etmek lazım bu çalışma için. Open Office Türkçe Kullanım Kılavuzu.
Gelelim 2. güzel habere. Neden bu kadar heyecanlandığım bilmiyorum ama dün okurken çok hoşuma gitti.Belki de Çanakkale'ye olan özel ilgimden. Ç.O.M.Ü. 'de çalışan ve kendisini henüz tanımadığım Necdet Yücel yazmış. (Aslında kendisini tanımasam da ÇOMÜ'ye gittiğim bir seferde bana "örnek" olarak gösterilen bir arkadaştı. Doğrusu o yüzden biraz da itici gelmişti. O gün tanışabilsek eminim iyi anlaşırdık. Aslında ondan behseden kişi belki de biraz sinir bozucuydu. Derdim N.Yücel ile değil de diğer şahısla olsa gerek. :) )Ç.O.M.Ü. Bilgi İşlem Daire Başkanlığı ile Çanakkale İl Sağlık Müdürlüğü ortak çalışması ile İlçeler de dahil olmak üzere tüm sağlık ocakları Linux ve OpenOffice kullanacakmış. Bu mükemmel bir haber bence. Sonuç olarak sağlık ocaklarında kullanılacak uygulamalar , web ve office tabanlı uygulamalar. Bu sayede İl Sağlık Müdürlüğü 400.000 YTL lisans ücretinden kar etmiş olacak. Keşke tüm kurumlar bu mantıkla hareket edebilse. Devir ekonomi devri arkadaş... :) Özgür Çanakkale Projesi Hayırlı Olsun. Umarım başarılı olurlar. Özellikle de N.Yücel'e tebrikler... Çanakkale yine emperyalizmin karşısında... :) N.Yücel'in haberi burada.
Bu hafta Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsünde Inet-Tr başlıyor. Bu yıl 10. su yapılacakmış . Ben ilk kez katılabileceğim. İnşallah izin alabilirsem cuma günü özellikle Linux seminerlerine katılıp LKD penguenleriyle tanışmak için Beşiktaş'ta olacağım.
Bir de UZEM'deki çalışma arkadaşlarımdan Mustafa'nın yüksek lisans tezi IPv6 üzerine. Fakat M.S. Windows henüz IPv6 desteklemiyormuş. (Hiç şaşırmadık:) ) Bu yüzden de uzun yıllardır IPv6'ya destek veren GNU/Linux dünyasına onu da ekledik sayılır. Debian GNU/Linux ile IPv6 denemeleri yapıyor. Hatta bir IPv6 gateway'i bile yaptı. Tabi henüz linux dünyasında çok yeni olduğu için sık sık ortak çalışmamız gerekiyor. Ben ondan IPv6, o benden Linux öğreniyor. Şu an ben de IPv6 ile çıkabiliyorum internete(IPv4 ile birlikte). Hatta IPv6 adresim: 2001:4bd0:2031::aaaa:50
Daha ne olsun ki... :) Özellikle şu Çanakkale projesine çok sevindim. Keşke elimizden gelse de biz de destek verebilsek.

Perşembe, Aralık 01, 2005

2. Zafer günü


Grub'dan acpi=no satırını eklemek işe yaradı. 2 Gündür makina hiç kilitlenmedi. Yeni çekirdeklerde bu sorun çözülmedikçe çözümü budur diyebilirim.. :)